(Yaşar Nuri ÖZTÜRK)
Nitekim kendi içinizden, size ayetlerimizi okuyan, sizi temizleyen, size Kitabı, hikmeti ve bilmediklerinizi öğreten bir Elçi gönderdik. Öyle ise beni anın ki, ben de sizi anayım; bana şükredin, nankörlük etmeyin.
(Süleyman Ateş)
Nitekim içinizden size bir peygamber gönderdik. O size âyetlerimizi okuyor, sizi temizliyor, size kitabı ve hikmeti öğretiyor. Size bilmediğiniz şeyleri öğretiyor. O halde beni anın, ben de sizi anayım. Bana şükredin de nankörlük etmeyin.
(Elmalılı Hamdi Yazır)
Kemâ erselnâ fîkum rasûlen minkum yetlû ‘aleykum âyâtinâ veyuzekkîkum veyu’allimukumu-lkitâbe velhikmete veyu’allimukum mâ lem tekûnû ta’lemûn(e). Feżkurûnî eżkurkum veşkurû lî velâ tekfurûn(i)
(Transliterasyon)
2|152|فَٱذْكُرُونِىٓ أَذْكُرْكُمْ وَٱشْكُرُوا۟ لِى وَلَا تَكْفُرُونِ