Rahmân ve Rahîm olan Allah´ın adıyla
Açıp genişletmedik mi senin göğsünü!
İndirmedik mi üzerinden ağır yükünü!
Ki o, belini çatırdatmıştı senin.
Ve yüceltmedik mi senin şanını!
Demek ki, zorluğun yanında bir kolaylık mutlaka var!
Zorluğun yanında bir kolaylık muhakkak var!
O halde, bir iş ve oluştan boşalır boşalmaz yeni bir işe koyulup yorul!
Ve yalnız Rabbine yönelip doğrul!
(Yaşar Nuri ÖZTÜRK)
Biz senin (bunalan) göğsünü açmadık mı (ondaki bunalımları, sıkıntıları giderip, onu ilim, hikmet ve huzur ile genişletmedik mi)?
Ve atmadık mı senin üzerinden yükünü?
Ki (o, ağırlığından) sırtını çatırdatmıştı!
Senin şanını yükseltmedik mi?
Muhakkak her güçlükle beraber bir kolaylık vardır.
Evet, her güçlükle beraber bir kolaylık vardır.
O halde (işlerinden) boşaldığın zaman (ibadete) dur.
Rabb'ine niyaz et, yalvar.
(Süleyman Ateş)
Biz senin için (mutluluğun) göğsünü açmadık mı?
Senden yükünü indirmedik mi?
O senin sırtını ezen yükü.
Senin şanını yüceltmedik mi?
Demek ki, zorlukla beraber bir kolaylık vardır.
Evet, zorlukla beraber bir kolaylık vardır.
O halde boş kaldın mı, yine kalk (başka bir iş ve ibadetle) yorul.
Ancak Rabbine yönel.
(Elmalılı Hamdi Yazır)
Elem neşrah leke sadrak(e).
Ve veda’nâ ‘anke vizrak(e).
Elleżî enkada zahrak(e).
Ve rafa’nâ leke żikrak(e).
Fe-inne me’a-l’usri yusrâ(n).
İnne me’a-l’usri yusrâ(n).
Fe-iżâ feraġte fensab.
Ve-ilâ rabbike ferġab
(Transliterasyon)
94|1|بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ أَلَمْ نَشْرَحْ لَكَ صَدْرَكَ
94|2|وَوَضَعْنَا عَنكَ وِزْرَكَ
94|3|ٱلَّذِىٓ أَنقَضَ ظَهْرَكَ
94|4|وَرَفَعْنَا لَكَ ذِكْرَكَ
94|5|فَإِنَّ مَعَ ٱلْعُسْرِ يُسْرًا
94|6|إِنَّ مَعَ ٱلْعُسْرِ يُسْرًا
94|7|فَإِذَا فَرَغْتَ فَٱنصَبْ
94|8|وَإِلَىٰ رَبِّكَ فَٱرْغَب